Bayburt Üniversitesi Bilimi Köy Odasına Taşıdı: ‘Çevrenin Genetiğimize Etkisi’ Masaya Yatırıldı
Bayburt Üniversitesi’nin Bilim İletişimi Birimi, bilimi yerel topluluklarla buluşturma vizyonu kapsamında önemli bir etkinliğe daha imza attı. Örence Köyü’nde düzenlenen ve büyük ilgi gören “Bi’ Buluşma” etkinliğinde, güncel ve kritik bir konu olan çevresel faktörlerin insan sağlığı ve genetik yapı üzerindeki etkileri detaylıca ele alındı.
“Çevrenin Sağlığı, Genetiğimiz ve Torunlarımıza Etkisi” başlığını taşıyan programda, Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, akademik bilgiyi anlaşılır bir dille, sohbet havasında katılımcılara aktardı. Köy ortamında gerçekleştirilmesiyle dikkat çeken bu özel buluşma, bilimin akademi sınırlarının dışına taşınarak doğrudan halka ulaştırılması hedefine hizmet etti.
Çevresel Faktörler ve Genetik Yapı İlişkisi İncelendi
Etkinlikte, günümüzün en önemli sağlık ve çevre sorunlarından olan konular masaya yatırıldı. Çevresel kirlilik, iklim değişiklikleri, yoğun kullanılan tarımsal kimyasallar ve değişen yaşam koşullarının genetik yapı üzerindeki olası etkileri kapsamlı bir şekilde tartışıldı. Katılımcılar, günlük yaşam pratiklerinin ve içinde yaşanılan çevrenin, gelecek nesilleri dahi etkileyebilecek genetik değişikliklere nasıl yol açabileceği konusunda bilimsel bilgiye erişim sağladı.
Amaç: Toplumsal Bilim Farkındalığını Güçlendirmek
Bayburt Üniversitesi Bilim İletişimi Birimi tarafından organize edilen ve her hafta farklı bir yerelde düzenlenen bu etkinlikler, bilimin herkes için erişilebilir olmasını amaçlayan çalışmaların önemli bir parçası. Üniversite, köy odaları ve yerel yaşam alanlarında gerçekleştirdiği bu buluşmalarla, toplumsal bilim farkındalığını güçlendirmeyi hedefliyor.
Programla ilgili bir değerlendirme yapan Dr. Öğr. Üyesi Ümit Karakaş, bilimin günlük yaşamın içine taşınmasının önemini vurguladı. Karakaş, “Bu buluşmalarla bilimi günlük yaşamın içine taşıyor, çevre ve genetik gibi kritik konuları herkes için anlaşılır hâle getirmeye çalışıyoruz. Amacımız, toplumla bilimin daha güçlü bir bağ kurmasını sağlamak.” ifadelerini kullanarak, bu tür etkinliklerin sürekliliğine dikkat çekti.