Etiket: Türkiye

MediaMarkt Türkiye CEO’su Faruk Kocabaş: “Elektronik Perakendeciliğinde Deneyim Şampiyonu Olacağız”

Avrupa’nın 1 numarası MediaMarkt, Türkiye’deki liderliğini sürdürürken yeni hedefini Deneyim Şampiyonluğu olarak belirledi.

 

Geniş ürün yelpazesiyle teknoloji severlere konforlu alışverişin keyfini sunan Avrupa’nın 1 numaralı ve Türkiye’nin lider elektronik perakendecisi MediaMarkt, 2022 mali yılı sonuçlarını açıkladı. MediaMarktSaturn Perakende Grubu’nun 2022 mali yılı cirosu 21,8 Milyar Euro olarak gerçekleşirken, yine aynı dönemde yapılan faaliyetler sonrasında elde edilen FVÖK 197 Milyon Euro olarak açıklandı. MediaMarkt Türkiye ise MediaMarktSaturn Perakende Grubu içerisinde en hızlı büyüme gösteren ülke oldu.

 

Türkiye pazarına girdiği ilk günden itibaren büyümesini sürdüren MediaMarkt, bugün 29 ilde 91 mağazada 230 bin metrekarenin üzerinde bir alanda hizmet veriyor ve Türkiye’nin en geniş satış alanına sahip elektronik perakendecisi konumunda. Yatırımlarına hız kesmeden devam ederek geçtiğimiz günlerde Ankara’da Panora AVM içerisinde Türkiye’deki 91. mağazasının açılışını gerçekleştiren MediaMarkt, önümüzdeki 3 aylık dönemde Alanya, Antalya ve Isparta’da mağazalar açacak. 

 

Her geçen yıl istihdama katkı sağlamaya devam eden MediaMarkt Türkiye, 2021 yılında 2.495 olan çalışan sayısını bir sonraki sene 3.006’ya çıkarırken, 2022 yılı Ekim ayından bugüne kadar olan sürede %10’luk bir artış ile istihdam ettiği kişi sayısını 3.315’e çıkardı. 

 

Yeni Hedef Deneyim Şampiyonu Olmak

2022 yılında global stratejisinde tüketici elektroniği perakendeciliğinden, deneyim elektroniği perakendeciliğine yöneldiklerini söyleyen MediaMarkt Türkiye CEO’su Faruk Kocabaş, konuyla ilgili şunları söyledi: 

“Deneyim Şampiyonluğu yol haritamızı 4 ana başlık altında şekillendirdik. Bütünleşik kanal yaklaşımıyla, mağazalarımızda ve tüm dijital platformlarda sunduğumuz Alışveriş Deneyimi; sağladığımız servis ve hizmetlerde Kullanım Deneyimi; işini seven uzman çalışanlarımız için Çalışan Deneyimi; sürdürülebilirliğe katkıda bulunacak Sosyal & Çevresel Etki Deneyimi. Hedefimiz bu alanların tamamında ilk tercih edilen deneyim elektroniği perakendecisi olmak.”

 

“Alışveriş Deneyimini müşterilerimize hem mağazamızda hem de satın alma sonrasında en iyi şekilde yaşatıyoruz. 55 mağazamızda MediaMarkt Barista köşemiz bulunuyor. Mağazamızda alışverişe gelen müşterilerimiz, kahve makinesi satın almadan önce, diledikleri kahve makinesinde yapılmış kahveleri deneyimleyebiliyor veya ikram kahvelerin tadına bakabiliyorlar. Bu deneyim sayesinde müşterilerimiz satın almadan önce ürünün performansından emin olabiliyorlar. Bizi tercih eden müşterilerimize sunduğumuz ürün sevkiyat deneyiminin de en üst düzeyde olmasına önem veriyoruz. Zamanında teslimat performansımızda %99 oranında başarı elde ettik. 81 ilde kapıdan iade alımı hizmetimiz bulunuyor. Küçük ürün gruplarında saatli teslimat gerçekleştiriyoruz. Geri dönüştürülebilir materyalden kargo kutuları kullanımıyla ambalaj atıklarını azaltmayı ve atık kaynaklı karbon ayak izimizi önümüzdeki 2 yıl içinde %25 azaltmayı planlıyoruz.”

 

“Kullanım Deneyiminde ürün yaşam döngüsü boyunca sunduğumuz hizmetler ile tüketicinin ürünleri en iyi şekilde deneyimlemesini sağlıyoruz. Ürünün satın alındığı andan, tüm kullanım süresi boyunca üründen en yüksek verimin alınabilmesi için çok çeşitli satış sonrası hizmetler sunuyoruz. Müşterimiz ürününü yenilemek istediğinde, eskiyi ver yeniyi al dediğimiz geri alım olanağı sunarak, ürün yaşam döngüsünü uzatıyor; müşterimize mükemmel bir kullanım deneyimi sağlamaya devam ederken, aynı zamanda atık oranını azaltarak çevreye de katkı sağlıyoruz. Ayrıca Türkiye’de bir ilk olarak telefon kategorisinde müşterimizin ürünü arızalandığında tamiri yapılana kadar ikame ürün verebiliyoruz ve ikame ürün gamımızı da genişletmek için çalışıyoruz.”

 

Faruk Kocabaş, açıklamalarına şöyle devam etti: “Çalışan Deneyimini en üst noktaya taşımak için çalışanlarımızı teknoloji ile donatıyoruz, eğitim ve gelişimlerine yatırım yapıyoruz. 3.315 çalışanımıza sağladığımız mobil cihazlarla, teknolojideki uzmanlığımızı tüm altyapılarımıza da yansıtarak güçlendiriyoruz. Canlı ve interaktif tedarikçi ürün eğitimleri ve kategori bazlı eğitimler veriyoruz. Her çeyrekte en az 40 eğitimimiz oluyor. Top Employer Enstitüsü tarafından ‘En İyi İşverenler’den biri seçildik. Düzenli aralıklarla memnuniyet ölçümü yapıyoruz. Çalışanlarımızın %88’i “MediaMarkt’ta çalışmaktan gurur duyuyorum” ifadesini kullanıyor.

 

Sürdürülebilir bir gelecek için “Daha İyiye”

MediaMarkt Türkiye Sosyal & Çevresel Etki Deneyimi kapsamında “Daha İyiye” vizyonuyla dünyayı daha sürdürülebilir kılmak için çalışmalarını sürdürüyor. Bu çerçevede ülkemizi daha fazla ağaçlandırmak için TEMA Vakfı aracılığı ile Gaziantep Çınarlı ağaçlandırma sahasında 10.000 fidanlık bir Hatıra Ormanı oluşturan MediaMarkt, alışveriş sonrası kendilerine e-posta ile iletilen memnuniyet anketini doldurarak MediaMarkt Hatıra Ormanı’nın oluşturulmasına katkıda bulunan müşterileriyle birlikte, sürdürülebilir bir geleceğe adım atmayı destekliyor.

 

MediaMarkt “Eğitimle Daha İyiye” Projesiyle deprem bölgesindeki 12 bin çocuğun umudu olacak

MediaMarkt Türkiye, sadece bugünü değil, yarını da düşünerek deprem felaketinden etkilenen bölgelere uzun vadede katkıda bulunabilecek sürdürülebilir çalışmalara odaklanıyor. Deprem bölgesine yardım amacıyla açıkladığı 2 Milyon Euro’luk bağış fonu kapsamında MediaMarkt, gençlerin eğitim hayatına devam edebilmelerine destek olmak için Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) ile önemli bir projeye imza attı. MediaMarkt “Eğitimle Daha İyiye” projesi kapsamında 3 adet donanımlı TEGV Ateşböceği eğitim tırı oluşturarak, deprem bölgesine gönderecek. Eylül ayında başlayacak ve 3 yıl devam edecek bu proje kapsamında, ikinci ve sekizinci sınıf aralığındaki 12 bin çocuğun umudu olmak hedefleniyor ve deprem bölgesindeki çocukların eğitimine yönelik çalışmalara devam edileceği belirtiliyor.

 

Türkiye’nin 100. yılında deneyim odaklı yepyeni bir mağazacılık konsepti: MediaMarkt Lighthouse 

MediaMarkt Türkiye, perakendecilik anlayışını değiştirecek yepyeni bir konsept ile ilk Lighthouse mağazasını Ekim ayında İstanbul Marmara Park’ta açacağını duyurdu. Markaların ve Teknolojinin Evi olarak konumlandırılan bu yeni konsept mağazanın odak noktasına müşteri deneyimini alarak farklılaşacaklarını söyleyen MediaMarkt Türkiye CEO’su Faruk Kocabaş, Lighthouse mağazada, alanında yetkin uzmanlarla müşterilere en son teknolojileri göstermeyi, üstün müşteri hizmeti sunmayı ve benzersiz bir deneyim yaşatmayı hedefledikleri söyledi. Bu mağazada teknolojiyi tüketicilerle buluşturan Deneyim Alanları ve markaların en son yeniliklerini sundukları Butikler, Servis & Müşteri Hizmetlerine özel alanlar ve müşterilerin daha keyifli vakit geçirebilmeleri için özel bir kafeterya olacak.

 

Rakamlarla MediaMarkt

MediaMarktSaturn Perakende Grubu, Avrupa’da 13 ülkede, 1.000’den fazla mağazasında 45 binden fazla ürün çeşidiyle tüketicilerle buluşuyor.

Mağazalarda temas edilen müşteri sayısı ise 2.5 milyardan fazla

50 bini aşkın çalışanı bulunan MediaMarktSaturn Perakende Grubu’nun 2022 mali yılı cirosu 21,8 Milyar Euro

Yapılan faaliyetler sonrasında elde edilen FVÖK 197 Milyon Euro

MediaMarkt Türkiye’nin 29 ilde 91 mağazası ve toplamda 230 bin metrekareyi aşan alanı var.

3.315 kişiye istihdam sağlanıyor.

Yılda 300 milyonu aşkın ziyaretçiyi ağırlıyor.

Sadakat programı MediaMarkt CLUB’ın üye sayısı 4.5 milyona ulaştı.

Google’ın Türkiye’nin En Büyük Perakendecilerini dahil ettiği Bütünleşik Kanal Araştırmasında Deneyim 1.’si seçildi.

Enerji tüketimi kaynaklı karbon ayak izini önümüzdeki 5 yıl içerisinde %20 azaltmayı planlıyor.

100’den fazla çevre dostu ürün adedini 2023 yılı sonuna kadar 2 katına çıkarmayı hedefliyor.

Atık kaynaklı karbon ayak izini önümüzdeki 2 yıl içinde %25 azaltmayı amaçlıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

IATA, Hava Kargodaki Üç Önceliği Açıkladı: Sürdürülebilirlik, Dijitalleşme ve Güvenlik

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA), zorlu bir operasyon ortamında hava kargo endüstrisinin ivmesini sürdürmesini sağlamak için üç önceliğin altını çizdi. İstanbul’da süren 16. Dünya Kargo Sempozyumu’nda (WCS) belirlenen öncelikler şöyle:

• Sürdürülebilirlik

• Dijitalleşme

• Emniyet

IATA’nın Küresel Kargo Başkanı Brendan Sullivan şunları söyledi:  “Hava kargo sektörü, pandemiye ilk girdiğinde olduğundan farklı bir sektör. Gelirler, salgın öncesine göre daha yüksek. Verimler daha yüksek. Dünya tedarik zincirlerinin ne kadar kritik olduğunu öğrendi. Ve hava kargosunun havayollarının kâr hanesine katkısı her zamankinden daha belirgin. Yine de, iş döngüsü ve küresel olaylarla hâlâ bağlantılıyız. Dolayısıyla, Ukrayna’daki savaş, faiz oranları, döviz kurları ve istihdam artışı gibi kritik ekonomik faktörlerin nerede olduğu konusundaki belirsizlik, bugün endüstri için gerçek olan endişelerdir. Mevcut durumda ilerlerken, hava kargonun öncelikleri değişmedi, sürdürülebilirlik, dijitalleşme ve güvenliğe odaklanmaya devam etmemiz gerekiyor”

Sürdürülebilirlik 

Sürdürülebilirlik kritik bir öncelik Geçen Ekim ayında, 41. ICAO Meclisinde hükümetler, endüstrinin 2021’de kabul ettiği taahhüdüne uygun olarak, 2050’ye kadar net sıfır karbon emisyonuna ilişkin Uzun Vadeli Arzu Edilen Hedefi (LTAG) kabul etti. Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) bu hedefe ulaşmak için kritik öneme sahip, karbon azaltımının %65’i SAF’tan gelecek, ancak üretim seviyeleri zorlu olmaya devam ediyor. Bu noktada, IATA, üretim için hükümet teşvikleri çağrısında bulundu.

Sullivan bu konuda ise “SAF üretiliyor. Ve her bir damla kullanılıyor. Sorun, miktarların küçük olmasıdır. Çözüm, devlet politikası teşvikleridir. Üretimi teşvik ederek, 2030 yılına kadar 30 milyar litre SAF’nin kullanılabilir olduğunu görebiliriz. Bu, olmamız gereken yerden hâlâ çok uzak olacak. Ancak bu, uygun fiyatlarla bol miktarda SAF miktarına yönelik net sıfır hedefimize yönelik açık bir devrilme noktası olacaktır” dedi.

IATA, endüstrinin enerji geçişini desteklemek için çalıştığı diğer üç alanı da şöyle özetledi:

• Doğru ve standartlaştırılmış emisyon hesaplama metodolojisinin geliştirilmesi ve operasyonlardan kaynaklanan emisyonları hesaplamak için kesin bir araç olan CO2 Connect for Cargo’nun bu yılın sonlarında kullanıma sunulması yoluyla etkin karbon hesaplamalarını ve dengelemeyi desteklemek.

• IATA Çevresel Değerlendirmesini (IEnvA) havalimanlarına, kargo taşıma tesislerine, nakliye komisyoncularına ve rampa işleyicilerine genişletmek, sektörün ticari başarıyı artırmasına, sürdürülebilirlik eylemlerimize güven oluşturmasına ve sektörü olumlu yönde etkilemesine olanak tanır.

• Havayolları için ESG Metrics Guidance ile dolaşımdaki birçok metodolojiyi ortadan kaldırmak için çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) ile ilgili metrikler geliştirmek.

Dijitalleşme 

Hava kargonun verimliliğini sürekli iyileştirmesi gerekiyor. En büyük potansiyele sahip alan dijitalleşme. IATA bu noktada ise üç hedef belirledi:

• Ocak 2026’ya kadar ONE Record’un %100 havayolu kapasitesi. Bu girişim, nakliye belgeleri için kullanılan birçok veri standardını her sevkiyat için tek bir kayıtla değiştirecektir. Kargo Hizmetleri Konferansı, Pazar günü 1 Ocak 2026’ya kadar %100 havayolu kabiliyetine ulaşmak istediği konusunda anlaştı ve Kargo Danışma Konseyi bu vizyonu destekliyor.

• Küresel tedarik zincirini desteklemek için dijital standartların uygulanmasını sağlamak. Dünya genelinde sevk edilen zamana ve sıcaklığa duyarlı malların koşullarının kalitesini ve doğruluğunu izlemek için kullanılan izleme cihazları – IATA Etkileşimli Kargo yönergeleri – ile ilgili kılavuza son şekli verilmiştir.

• Giderek dijitalleşen gümrük, ticaretin kolaylaştırılması ve diğer devlet süreçlerine uyum ve destek sağlamak. Dijitalleşme, ticaretin kolaylaştırılmasına yönelik stratejilerin geliştirilmesinde, sınırlardaki operasyonel engellerin azaltılmasında ve mal akışının güvenli bir şekilde yönetilmesinde önemli bir rol oynuyor.

Güvenlik

Sürdürülebilirlik ve verimliliğin yanında güvenlik de var. Hava kargo gündeminde lityum piller hakim olmaya devam ediyor. Çok şey yapıldı. Ama dürüst olmak gerekirse, bu hala yeterli değil.

IATA, hava kargosu için üç güvenlik önceliği de belirledi:

• Sahte nakliyecileri durdurmak, Sivil havacılık yetkilileri, kargo veya posta gönderilerinde lityum pil beyan etmeyen nakliyecilere karşı güçlü önlemler almalıdır.

• Lityum pil içeren yangına dayanıklı hava taşıtı konteynırları için bir test standardının geliştirilmesinin hızlandırılması.

• 1 Ocak 2025’ten itibaren yürürlüğe giren tüm lityum pille çalışan araçları tanımlayan tek standardın hükümetler tarafından tanınmasının sağlanması.

Hava Kargonun Değeri

Sullivan son olarak “Hava kargo kritik öneme sahip bir sektör. Dünyadaki insanlar için daha iyi bir gelecek inşa etmeye yardımcı olur. hayat kurtaran, ihtiyacı olanlara yardım ve yardım sağlayan bir endüstridir. Sektör, Suriye ve Türkiye’deki depremlerden etkilenenlere destek için seferber oldu. Sullivan, hava kargosunun ihtiyaç sahiplerine destek sağlamanın güvenilir ve verimli bir yolu olmaya devam etmesini sağlamak için birlikte çalışmak, aynı zamanda küresel tedarik zincirlerimizi güçlendirmek ve ekonomilerimizin sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunmak çok önemlidir” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sistem Global Danışmanlık, Kuantum Araştırma’ya yatırım yaptı!

Türkiye’nin önde gelen danışmanlık şirketi Sistem Global Danışmanlık, Kuantum Araştırma’ya yatırım yaparak, pazar araştırması, CRM analitiği, veri danışmanlığı gibi hizmetlerle şirketlerin veri odaklı büyümesini destekleyecek. 

Başta KOBİ’ler olmak üzere Türkiye’yi güçlendiren işletmelere büyüme odaklı profesyonel hizmetler sunan Sistem Global Danışmanlık, Kuantum Araştırma’ya yatırım yaptı. Bu yatırımla, Kuantum Araştırma’nın yapay zekâ teknolojileri ile nöropazarlama gibi yenilikçi yöntemlere dayanan pazar araştırmaları, araştırma hizmetleri ve diğer tüm veriye dayalı büyüme odaklı çalışmaları Sistem Global Danışmanlık’ın hizmet portföyüne dâhil oldu. Sistem Global Danışmanlık bu yatırımla KOBİ’lerin özellikle yurtdışı pazarlama, global yatırımlar ve satış stratejilerini güçlendirerek bu açılardan da büyüme hedeflerine ulaşmalarına katkı sağlamayı hedefliyor.

Konuya ilişkin açıklamada bulunan Sistem Global Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Karslıoğlu, “Sistem Global Danışmanlık olarak 27 senedir, katma değerli üretimi artırmaya yönelik hizmetlerimizle, başta KOBİ’ler olmak üzere yüzlerce şirkete yol arkadaşlığı yapıyoruz. İş süreçlerinin büyük ölçüde dijitale taşındığı ve yenilikçi teknolojilerin birçok sektörü dönüştürdüğü günümüzde, veri temelli çözümlemelere dayanan iş stratejilerinin sağlıklı büyüme hedefleyen şirketler için önemi giderek artıyor. Kuantum Araştırma’ya yaptığımız yatırımla portföyümüze eklediğimiz veri temelli yeni hizmetlerimizin bu anlamda önemli bir boşluğu dolduracağına inanıyoruz. Sistem Global Danışmanlık’ın ekosisteminin, Kuantum Araştırma’nın da büyümesine katkı sağlayacağını görüyoruz. Ekosistemimize katma değer yaratacak teknoloji odaklı benzer yatırım ve iş birliklerine devam etmeyi planlıyoruz” dedi.

Kuantum Araştırma’nın Kurucusu ve AIPA (Yapay Zekâ Politikaları Derneği) Başkanı Volkan Kılıç ise, “Tüm dünyada ve ülkemizde rekabet koşulları her geçen gün daha zorlaşıyor. Şirketlerde karar vericiler, karmaşık birçok parametreyi aynı anda gözetmek durumunda kalıyor ve veriye dayalı pazarlama ve iş stratejilerine daha çok ihtiyaç duyuyorlar. Kuantum Araştırma olarak veri yönetiminde liderlik kazanmak hedefiyle geliştirdiğimiz hizmetlerimiz, şirketlerin pazarlama stratejilerinin ve yeni iş modellerinin oluşturulmasında yol gösterici oluyor. Hizmetlerimizi danışmanlık hizmetleri ile entegre edip daha bütünsel bir bakış açısı ile hem daha geniş kitlelere ulaştırmak hem de katma değerini genişletmek amacıyla Sistem Global Danışmanlık ile kurduğumuz iş ortaklığı sayesinde, Sistem Global Danışmanlık ekosistemindeki şirketlerin cirosal büyüme hedeflerine ve sürdürülebilir ticari sonuçlarına katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bu iş birliğinin, B2B pazarda hayata geçirdiği veriye dayalı markalaşma çalışmalarıyla son yıllarda hızla büyüyen Kuantum Araştırma’nın ivmesini artıracağına inanıyoruz.” dedi.  

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bybit CEO’su bölgedeki kripto büyümesini desteklemek için Türkiye’yi ziyaret etti

Bybit Kurucu Ortağı ve Ceo’su Ben Zhou; “Türkiye, sektör için kilit pazar ve Bybit bu hareketin ön saflarında yer almaktan gurur duyuyor. Bölgeye olan bağlılığımız sarsılmaz bir şekilde devam ediyor. Bybit ve Türkiye’deki kripto topluluğunun geleceği beni heyecanlandırıyor.”

Geçtiğimiz hafta, dünyanın en çok ziyaret edilen kripto üçüncü borsası Bybit’in kurucu ortağı ve CEO’su Ben Zhou, bölgedeki kripto adaptasyonunu desteklemek ve sürdürülebilir büyümeyi geliştirme konularını görüşmek için iş ortakları, yeni kurulan şirketler ve müşterilerle bir araya gelmek için Türkiye’yi ziyaret etti. Zhou, Bybit ekibinin görüşmelerden elde edilen bilgileri Bybit’in sunduğu hizmetleri daha iyi hale getirmek için kullanacağını söyledi.

Bybit, platformunun güvenilirliğini ve sağlamlığını vurgularken, yeni kullanıcılar kazanmaya odaklanarak Türkiye’deki varlığını genişletiyor. Türkiye’de kullanıcılar için güven en önemli öncelik olduğu için şirket Dinle, Önemse ve Geliştir ilkelerini güçlendirmeye yönelik somut adımlar atıyor.

Zhou, Türkiye ziyareti ile ilgili, “Küresel bir borsa olarak Bybit, kripto para birimlerinin benimsenmesini sağlamada yerel toplulukların önemini anlıyor. Türkiye kripto için stratejik bir pazar haline geldi ve biz de Türkiye’de topluluk kuran ve yerel bir ekip oluşturan ilk küresel borsalar arasındayız.”

Türkiye’de halkın tasarruf ve kazanç araçlarını çeşitlendirmesiyle birlikte son yıllarda kripto para kullanımında önemli bir artış görüldü. 

Zhou, Bybit’i “güven unsuru”, üstün bir kullanıcı deneyimi ve “hızlı iletişim” olarak değerlendiren müşteriler ve sektörün önde gelen isimleriyle bir araya geldi. Şeffaflığı temel politikası haline getiren Bybit, uyum ve güvenliği sağlamak için düzenleyici kurumlarla birlikte çalışmaya kararlı. 

Zhou ile görüşen iş ortaklarının birçoğunun gündeminde fonların güvenliği vardı ve Bybit’in çok seviyeli kimlik doğrulama protokolleri, dolandırıcılıkla mücadele sistemleri ve 7/24 rezerv kanıtı hakkında daha fazla bilgi edinmek konusunda istekliydiler. Bybit, Türkiye’de kullanıcıların kripto ve itibari para bakiyeleri arasında geçiş yapmalarına olanak tanıyan güvenli araç seçeneklerini de genişletiyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kripto para piyasası nefes aldı

Bitay Araştırma Departmanı Analisti Alper Samet Yorak sektörü ilgilendiren gelişmeleri değerlendirdi; “Dün diğer tüm yatırım araçlarının aksine kripto para piyasası yükselerek piyasalardan pozitif ayrıştı. Bitcoin dün gece saatlerinde gelen %4’lük bir toparlanma ile güne 28.390$ seviyelerinde başladı. Ethereum ise bu sabah 1860$ seviyelerinde güne başladı. Kripto para piyasasının toplam hacmi 1,2 trilyon dolara yaklaştı.”

 

Dün yerelde ve globalde neredeyse tüm yatırım araçları ciddi satış görürken kripto para piyasası pozitif ayrışarak Bitcoin tekrar 28.000$’ın üzerine çıktı. ABD, Avrupa, Asya ve Türkiye’de hisse senedi piyasaları %2’nin üzerinde günü negatif kapatırken Bitcoin öncülüğünde kripto para piyasasında alımlar görüldü. Dün 27.000$’a tekrardan gerileyen Bitcoin, akşam saatlerinde gelen alımlarla %4’ün üzerinde artışla 28.500$’a kadar yükseldi. Şu sıralar 28.390$ seviyesinden alıcı bulan Bitcoin’in 27.000$ seviyesine tutunması ve 28.000$ bölgesinin üzerine yükselmesi kısa vadeli olumsuz görünümü törpülemiş gözüküyor. Ethereum dan Bitcoin’e eşlik ederek 1885$’a kadar yükseldi. Ethereum bu sabah saatlerinde 1860$ seviyelerinden alıcı buluyor. Gelen alımlarla kripto para piyasasının toplam değeri 1,2 trilyon dolara yaklaştı ve 1,19 trilyon dolar seviyesine ulaştı. Bitcoin’in yükselişe öncülük etmesiyle de dominasyonda artış görüldü. İki haftalık aranın ardından Bitcoin dominasyonu tekrardan %48’e ulaştı.

Bitcoin’in diğer varlık sınıflarından pozitif ayrışmasının öncelikli sebebi ise Microsoft ve Alphabet (Google) şirketlerinin güçlü gelen ilk çeyrek bilançoları ile iflas edeceği konuşulan ve yatırımcılarını ciddi zarara uğratan First Republic Bank’ın borsada işleme kapatılması. Microsoft beklentilerden iyi net kar elde ederken Alphabet’in hisse geri alım programı açıklaması ve hisse başı karın beklentilerden iyi gelmesi yatırımcıları sevindirdi. Böylece teknoloji hisseleriyle tandem bir performans gösterme eğiliminde olan kripto para piyasasında da alımlar görüldü.

Bugün ABD’de Facebook ve Instagram’ın sahibi Meta şirketinin bilançosu takip edilecek. Gelebilecek iyi bir bilanço ABD teknoloji endeksi ve kripto para piyasası üzerinde pozitif etki yaratabilir. Bununla birlikte yine First Republic Bank ile ilgili potansiyel gelişmeler bankacılık krizinin yayılmaya devam edip etmeyeceği konusunda bilgi verebilir ve piyasada volatilite yaratabilir.

 

BITCOIN TEKNİK ANALİZ

Yükselen kanalı sert hareketle kıran ve birkaç gündür yatay bir bantta hareket eden Bitcoin, dün gece saatlerinde gelen %4’lük bir toparlanma ile güne 28.390$ seviyelerinde başladı.

Önemli bir direnç seviyesini aşan ve 50 günlük hareketli ortalama seviyesinin üzerinde olan Bitcoin için, yukarı yönlü hareketliliğin devam etmesi için 28.280$ ve 28.370$ üzerinde günlük kapanışlar yapması önemli olacaktır. Kalıcılık sağlaması halinde tekrar yükselen kanal içerisine dahil olması beklenebilir. Bu süreçte önemli ilk direnç seviyesi 29.350$ olurken ikinci direnç seviyesi olarak 29.890$ karşılanabilir.

Olumsuz senaryoda 28.280$ seviyesine tutunamaması halinde ilk olarak 27.760$ ardından da 27.140$ seviyeleri tekrar test edilebilir. Bu seviyelerin kırılması halinde ise 26.760$ seviyesi oldukça önemli bir destek seviyesi olarak karşımıza çıkıyor.

 

ETHEREUM TEKNİK ANALİZ 

Ethereum’daki yükseliş, dün Bitcoin’deki %3’lük yükselişe rağmen %1.3 ile sınırlı kaldı. Oldukça önemli bir direnç seviyesi olan 1885$ seviyesini 4 gündür test eden Ethereum bu sabah saatlerinde tekrar test etse de kıramamış gözüküyor ve 1860$ seviyelerinde hareketlilik gösteriyor.

Güne kırmızı mumla başlayan Ethereum için olası yukarı yönlü bir harekette 1885$ seviyesini kırması ve üzerinde günlük kapanışlar yapması önemli olacaktır. Ardından 1950$ seviyesi yine önemli bir direnç seviye olarak çalışabilir. Bu seviyelerin kırılması hızlı yükselişleri beraberinde getirebilir.

Olası aşağı yönlü bir harekette ise 1840$ ve 1820$ seviyelerinin destek olarak çalışması beklenebilir. Bu seviyelerin kırılması halinde 1785$ seviyelerine kadar bir geri çekilme görülebilir.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çip Üretim Tesisi için imzalar atıldı-Bakan Varank: “Türkiye’yi kritik teknolojilerin üreticisi yapacağız”

TÜBİTAK ve Katar Hamad Bin Halife Üniversitesi (HBKU) arasında Türkiye’nin yerli ve milli çip üretim tesisinin kurulması için işbirliği anlaşması imzalandı.  Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, 12 ay içinde Türkiye’de ilk defa 65 nanometre çiplerin üretilmeye başlanacağını belirterek, “Burası, iki ülkenin ihtiyaç duyduğu kritik komponentlerin üretildiği ve pazara sunulduğu bir tesis olacak. Geliştirdiği teknolojik çözümlerle, milli hasılamıza, cari açığın azaltılmasına ve istihdama katkı sağlayacak.Türkiye’yi kritik teknolojilerin üreticisi yapacağız” dedi.

 TÜBİTAK Gebze kampüsünde düzenlenen törene, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcıları Mehmet Fatih Kacır, Hasan Büyükdede, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Hamid Bin Khalife Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ahmad M. Hasnah, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk, Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hacı Ali Mantar katıldı.

“Türkiye yüzyılı”nın nişanelerinden biri olacak

Törende konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, ülkemizin geleceğine yönelik teknoloji ve altyapı yatırımlarının tüm hızıyla devam ettiğini belirterek, “Bugün de birbirinden değerli iki stratejik adım atıyoruz. Birincisi son zamanlarda dünyada tüm tedarik zinciri süreçlerini sekteye uğratan çip üretimi ile alakalı. Türkiye yüzyılının nişanelerinden biri olacak TÜBİTAK’ın yeni Çip Üretim Tesisi’nin tanıtımını gerçekleştiriyoruz” dedi. 

Çip endüstrisinin küresel pazar büyülüğünün 600 milyar dolara ulaştığına dikkat çeken Bakan Varank, “Bugün hemen hemen evimizde yer alan her cihazda bir çip yer alıyor. Ortalama bir otomobilde 1000’den fazla çip var. Hatta artık giyilebilir çiplerle dolaşıyoruz. Ve bunların sayısı her geçen gün artıyor. 2030 yılına kadar çip pazarı büyüklüğü 1,5 trilyon dolara yaklaşacak” diye konuştu.

Çip endüstiri milli güvenlikte kritik öneme sahip

 Çip endüstrisinin milli güvenlik açısından da kritik öneme sahip olduğunun altını çizen Bakan Varank,şunları söyledi:

 “Dolayısıyla özellikle gelişmiş ülkeler çip endüstrisine yönelik yeni yol haritalarını birer birer açıklıyor. Avrupa Komisyonu geçen yıl ‘’Avrupa Çip Yasası’’nı onayladı.  Çip endüstrisinde küresel pazar payını artırmak amacıyla 47 milyar dolarlık kamu ve özel sektör yatırımını harekete geçirdi. Yine aynı şekilde ABD, çip endüstrisinde arz güvenliğini sağlamak ve uzak doğuya bağımlılığı azaltmak amacıyla çip yasasını onayladı. 52 milyar dolarlık teşviği devreye aldı. Biz de Türkiye olarak Milli Teknoloji Hamlesi rehberliğinde artık tam zamanında doğru teknolojilere yatırım yapıyoruz. Savunma sanayi şirketlerimizin ihtiyaç duyduğu stratejik çiplerin hem tasarımını hem de üretimini TÜBİTAK’ta yapabiliyoruz. Savunma sanayinin ihtiyacı olan bu fotodedektör çiplerinin kilogram başına değeri ihracat değeri 388 bin dolar. Burada büyük bir katma değer var. Ülkemiz için bir fırsat var.”

12 ay içinde çip üretimi başlayacak

Çip üretim hattının kurulabilmesi için gerekli olan değeri 30 milyon doları bulan makinelerin, Hamad Bin Halife Üniversitesi tarafından temin edileceğini anlatan Bakan Varank, “TÜBİTAK BİLGEM ise temiz odaların inşa edilmesinden, makinelerin Katar’dan getirilerek kurulmasından ve tesisin işletilmesinden sorumlu olacak. Makine ekipmanların Gebze kampüsüne getirilmesinden sonra inşallah 12 ay içerisinde Türkiye’de ilk defa 65 nm çip üretimine başlayacağız. Burası, iki ülkenin ihtiyaç duyduğu kritik komponentlerin üretildiği ve pazara sunulduğu bir tesis olacak. Geliştirdiği teknolojik çözümlerle, milli hasılamıza, cari açığın azaltılmasına ve istihdama katkı sağlayacak” dedi.

600 milyon lira çip tasarım desteği

Bakan Varank, çiplerin üretimi kadar yerli ve milli imkanlarla tasarımının da oldukça önemli olduğunu ifade ederek, bu konuyla ilgili İstanbul Kalkınma Ajansı’nın yürüteceği bir destek çağrısına çıkılacağını açıkladı.3 yıllık bu programla 5 kişiden az tasarımcı çalıştıran çip tasarım firmalarına 600 milyon lira destek sağlanacağını belirten Bakan Varank, bu alanda nitelikle Ar-Ge faaliyeti yürüten ve insan kaynağı yetiştiren üniversitelere de 100 milyon lira destek sağlanacağını söyledi.

Bakan Varank, sektörün derinleşmesini sağlamak amacıyla 270 milyon lira bütçeli “Rekabet Öncesi İşbirliği Projeleri Çağrısı”nın açılacağını, bu çağrıyla çip ihtiyacı olan büyük firmalar ile çip tasarım firmalarını bir araya getirileceğini söyledi.

Bakanlık olarak hedeflerinin, ülkeyi katma değerli ve yüksek teknolojili üretimde global bir üs haline getirmek olduğunu vurgulayan Varank, “Yatırım yapan, üreten, istihdam sağlayan girişimcilerimizin en büyük destekçisi olmaya devam edeceğiz. Türkiye’yi kritik teknolojilerin pazarı değil, üreticisi yapacağız. Emin olun önümüzdeki yıllarda da bugün açılışını yaptığımız tesislerde geliştirilen yeni teknolojileri konuşuyor olacağız. Türkiye’yi küresel rekabette bir üst lige taşıyacak bu yatırımların, şimdiden ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.” şeklinde konuştu.

“Hem yetkinliğimiz hem de altyapımız var”

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, çip konusunun dünyanın gündeminde olan kritik bir mesele olduğuna vurgu yaparak, “Çip konusunda Türkiye’nin alt yapısı aslında var. 1983 yılından itibaren YİTAK yani yarı iletken teknolojileri araştırma laboratuvarımız vasıtasıyla Türkiye’de bu yetkinlik var ve aynı zamanda ülkemizin belki sınırlı da olsa savunma sanayi ihtiyaçları için biz bunu 2010’lu yılların başından itibaren karşılayabilecek bir yetkinliğe ve altyapıya sahibiz. Bunu özellikle ifade etmek istiyorum. Çünkü Yetkinlik boyutu önemli. Çünkü yetkinlik olmadan altyapıya sahip olmanın çok da bir önemi yok. O yüzden burada yetkinliğin ve altyapımızın bulunduğu YİTAL laboratuvarımız var.” ifadelerini kullandı. 

Katar Hamad Bin Halife Üniversitesi (HBKU) Rektörü Prof. Dr. Ahmad M. Hasnah da bu iş birliğinden duyduğu memnuniyeti ifade ederek tesisin önemine işaret etti. 

Konuşmaların ardından TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal ve Hamid Bin Khalife Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ahmad M. Hasnah tarafından çip üretim tesisi işbirliği protokolü imzalandı. 

Ardından girişimcilere son derece modern bir çalışma ortamı sunan Marmara Teknokent IDEA Kuluçka Merkezi’nin açılışı gerçekleştirildi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı