Etiket: Türkiye

Havacılık Kriz Dönemlerinde Kritik Bir Rahatlama Sağlıyor

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA), paydaşlara havacılığın doğal afetler ve insani kriz zamanlarında oynadığı kritik rolü hatırlattı.

Havayolu sektörü, IATA Dünya Kargo Sempozyumu için İstanbul’da bir araya gelirken, IATA Genel Direktörü Willie Walsh, önemli açıklamalar yaptı. Walsh, “Kriz vurduğunda, havacılık hep oradadır. Bağlantı, yardım ve ilk müdahale ekiplerini ihtiyaç duydukları yere ulaştırmak için çok önemlidir. Türkiye ve Suriye’de meydana gelen depremde de yine havacılığın önemi görüldü. Havayolları, depremin hemen ardından hayatların kurtarılmasına yardımcı oldu. Ve havayolları, hayati önem taşıyan kargo gönderileriyle toparlanmayı hızlandırmaya yardımcı olmaya devam ediyor” dedi.

Havacılığın sağladığı destekle;

• 90’dan fazla ülkeden 3.500 tonun üzerinde yardım ulaştırıldı

• Etkilenen bölgelere 350’den fazla yardım ve ülkesine geri dönüş uçuşu gerçekleştirdi

• Dünyanın dört bir yanından 130.000’den fazla müdahale ekibine ulaşım sağlandı

Teslim edilen kritik malzemeler arasında kışlık ceketler, battaniyeler, tuvaletler, hijyen malzemeleri, gıda, itfaiye ekipmanları, jeneratörler, çadırlar, su dağıtım rampaları, el fenerleri, uyku tulumları ve tıbbi malzemeler yer aldı.

Diğer yandan, Airlink, havacılık sektörünün krizlere nasıl tepki verdiğine dair güzel bir örnek sunuyor. Airlink, İnsani felaket zamanlarında bağışlanan havayolu kaynaklarını ve STK ihtiyaçlarını koordine eden kar amacı gütmeyen bir kuruluş. STK ve havayolu ortaklarıyla birlikte çalışan Airlink, 300 tonluk ek bir boru hattı ile 1.000 tonluk yardım malzemesinin etkilenen bölgeye taşınmasını koordine etti.

Şehirlerin ve altyapının dayanıklılığı, BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin (sırasıyla SDG 9 ve 11) temel bileşenleri. Bu, hava taşımacılığının rolünün hem kendi başına önemli bir altyapı bileşeni hem de topluluklar için hayati bir yaşam çizgisi olduğu kriz zamanlarında test edilir.

Walsh, bu konuda ise şunları söyledi: “Havayolları her gün insanları, kültürleri, işletmeleri ve ekonomileri birbirine bağlayarak insanlığa muazzam bir pozitif katkı sağlıyor. Bu, ekonomik büyümeyi ve sosyal gelişmeyi teşvik ediyor. Afet meydana geldiğinde, bu bağlantılar daha da kritik hale geliyor. Bunu akılda tutarak, havacılığın her zamankinden daha güvenli, emniyetli, güvenilir ve sürdürülebilir hale gelerek bu rolü yerine getirebilmesini sağlamak için tüm paydaşlarımızı bize katılmaya davet ediyoruz. Havayolları olağanüstü bir dayanışma göstererek dünyanın dört bir yanındaki etkilenen topluluklara hayati malzeme ve yardım sağladı. Krizler sırasında, hayatları birlikte yeniden inşa etmeye çabalayarak umut, rahatlama ve yardım getiriyoruz. Böyle bir fark yaratan bir sektörün parçası olmaktan gurur duyuyorum” 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Garanti BBVA’dan 2023’e güçlü başlangıç

Türkiye Garanti Bankası A.Ş., 31 Mart 2023 tarihli finansal tablolarını açıkladı. Banka’nın konsolide finansal tablolarına göre, yılın ilk 3 ayında, net kârı, 15.5 milyar TL oldu. Aktif büyüklüğü 1.5 trilyon TL seviyesinde gerçekleşirken, ekonomiye nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla sağladığı destek ise 1.1 trilyon TL oldu. Fonlama bazını dinamik bir şekilde yöneten Garanti BBVA’nın fonlama kaynakları içindeki en büyük ağırlığı müşteri mevduatları oluşturmaya devam etti; aktiflerin %70’i mevduatlar ile fonlanıyor. Müşteri mevduatı tabanı yılın ilk 3 ayında %14 büyüme ile 1.0 trilyon TL oldu. Güçlü sermaye odağını koruyan Bankanın sermaye yeterlilik oranı %15.9*, özkaynak kârlılığı %38.2** , aktif kârlılığı ise %4.5** seviyelerinde gerçekleşti. 

* BDDK’nın geçici önlemleri hariç 

**Ortalama aktif kârlılığı ve ortalama sermaye kârlılığı hesaplamalarında net kâr yıllıklandırılırken tek seferlik kalemler dahil edilmemiştir

Konuyla ilgili bilgi veren Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ; “Ülke olarak en sıkıntılı dönemi yaşadığımız bir çeyreği bitirdik. Çok büyük bir felaketle karşılaştık. Kurum olarak ilk önceliğimiz yöre insanı ve çalışanlarımıza devlet ve bütün paydaşlarımızla maddi manevi destek olmak. Şu an en büyük ev ödevimiz sıkıntının halen devam ettiğini unutmadan insanlarımızın yanında olmak, her türlü desteğe devam etmektir. 

Bankacılık faaliyetlerimizi değerlendirecek olursak,  2023 yılı global arenada hareketli başladı; resesyon, yüksek enflasyonla birlikte dünya çapındaki bankalarda yaşanan krizler, sağlam bankacılık sektörünün önemini bir kez daha gösterdi. Türkiye’de bankacılık sektörü sağlıklı bilanço yapısı ile ülke ihtiyaçlarını destekleyecek güce sahiptir. Bununla birlikte, sektörün de ihtiyacı bir an evvel enflasyonun düşmesi, daha öngörülebilir ve istikrarlı bir makro yatırım ortamının tesis edilmesidir. Sermaye kârlılıklarının enflasyonun altında olduğunu düşünürsek, sektörün güçlü sermayesini koruması ve ekonomik büyümeyi desteklemesi için sürdürülebilir kârlılığın öneminin altını bir kez daha çizmek isterim.

Yoğun regülasyonlar kredi büyümesinin yönünü ve boyutunu belirlemeye devam ediyor. Yılın ilk çeyreğinde ticari kredi büyümemizde belirgin bir hız kaybı yaşanırken, tüketici kredileri ve kredi kartları normal büyüme trendine devam etti. Aktif kalitemiz oldukça yüksek, önümüzdeki dönemde de bunu negatif etkileyecek bir gelişme beklemiyorum. Bununla birlikte her zaman olduğu gibi aşırı tedbirli karşılık politikamızı bu dönemde de sürdürdük. Sektörün mutlak değer olarak en yüksek karşılığını ayırdık.”

Recep Baştuğ sözlerini şöyle sürdürdü: “Müşteri kazanımı stratejik önceliğimiz olmakla beraber mevcut müşteride derinleşmenin çok daha fazla önem kazandığı bir dönemdeyiz. Bu konuda şüphesiz ki en büyük yardımcımız dijitalleşme, veri ve yapay zekâ. 2022 sonunda sektörde öncü olarak başlattığımız açık bankacılık servisiyle, müşterilerimize kanal, zaman ve mekân bağımsız şekilde hareket edebilme imkânı sağlıyoruz. Dijitalleşmeyi tüzel müşterileri de içine dahil edecek şekilde en üst düzeye taşıdık, önümüzdeki dönem sektörden ayrışan bu özelliğimizle, müşterilerimize daha fazla katkıda bulunmayı bekliyoruz.

Banka olarak, ana stratejilerimizin başında gelen sürdürülebilirlik, finansmanın ötesinde boyutlara taşındı. Müşterileri bilgilendirmek, gelecekle alakalı aksiyonlar almak ve çok ciddi taahhütlere imza atmak gibi önemli ana önceliklerimiz oldu. PACTA (Paris Anlaşması Sermaye Geçişi Değerlendirmesi) metodolojisiyle uyumlu ara dönem karbonsuzlaşma hedeflerini açıklayan Türkiye’den ilk banka olduk. Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde 8.yıldır üst üste yer alarak, dünya sıralamasında 5. en yüksek skoru aldık. 2022 yılında başladığımız İhracatta Sürdürülebilir Gelecek buluşmalarına ise devam edeceğiz. 

Garanti BBVA olarak, güçlü bilançomuz ve yetkin insan kaynağımızla müşterilerimizin yanında olmaya, paydaşlarımız için değer yaratmaya devam edeceğiz. Bankamızın yılın ilk çeyreğinde ulaştığı sonuçlarda büyük emek ve katkısı olan çalışma arkadaşlarıma, bizi destekleyen, güvenen tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum.”

Hesap Dönemine Ait Faaliyet Sonuçlarına İlişkin Özet Finansal Bilgiler

* Ortalama aktif kârlılığı %4.5 oldu.

* Ortalama özkaynak kârlılığı %38.2 seviyesinde gerçekleşti.

* Ekonomiye nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla sağladığı destek 1 trilyon 083 milyar 060 milyon 345 bin TL oldu.   

* Toplam canlı krediler, TL krediler ve YP krediler pazar payları sırasıyla %9.8, %9.9 ve %9.4 seviyesinde gerçekleşti.

* Yılbaşından bu yana toplam müşteri mevduatları %14.3 büyüdü ve pazar payı %10.1 seviyesine geldi.

* Vadesiz mevduatların, toplam mevduatlar içindeki payı %43 olarak gerçekleşti. 

* Sermaye yeterlilik oranı %12.2 olan yasal limitlerin üzerinde %15.9* seviyesinde gerçekleşti.

* Donuk alacak oranı %2.4 seviyesinde gerçekleşti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Konut Satışlarında Bir Önceki Yıla Oranla Artış

Lider gayrimenkul veri analitiği şirketi REIDIN’in Türkiye genelinde yaptığı satılık ve kiralık konut fiyatları raporu yayınlandı. Rapora göre 2023 Mart ayında bir önceki aya göre konut satışlarında %5,49, geçen yılın aynı dönemine göre %120,40 artış olduğu belirtiliyor.  Kiralık konut fiyatları bazında ise 2023 Mart ayında bir önceki aya göre % 8,99, geçen yılın aynı dönemine göre ise %144,85 artış olduğu gözleniyor.

2007 yılından buyana gelişmekte olan piyasalara odaklı, lider bir gayrimenkul veri analitiği şirketi olarak hizmet veren, Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri için elde edilmesi zor verilere dayalı gayrimenkul fiyat endeksleri üreten REIDIN, Türkiye genelinde satılık ve kiralık konut fiyatları raporunu yayınladı. Raporda, 2023 Mart ayı ile bir önceki yılın Mart ayına ait satılık ve kiralık konut fiyatları karşılaştırıldı. 

Raporda sermaye kazancı ve brüt kira getirisinden oluşan toplam getiriye bakıldığında 2023 Mart ayında ülke genelinde aylık bazda %5,89, yıllık bazda ise %130,15 şeklinde gerçekleştiği görülüyor.   Amortisman süresi ülke düzeyinde 20,9 yıl olarak ölçüldüğünde konut yatırımının yıllık brüt getiri oranının ise % 4,9 olduğu kaydediliyor. 

Konut Satış fiyatlarının en çok yükseldiği şehir: Bitlis, En düşük olduğu şehir: Çankırı

Fiyatların en yüksek ve en düşük olduğu illere  de yer verilen araştırmada; 2023 Mart ayında Bitlis’te metrekare başına konut satış fiyatlarının %12,91 artış gösterdiği ve Bitlis’in satış fiyatlarının en çok yükseldiği şehir olduğu gözleniyor.  Çankırı’nın da metrekare başına konut satış fiyatlarının % 2,86  azalış ile satış fiyatlarının en çok düşük olduğu şehir olduğu belirtiliyor.  

Kira artış oranlarına bakılığında; 2023 Mart ayında Karaman’da metrekare başına konut kira değerleri %24,58 artış göstererek kiraların en çok yükseldiği şehir olduğu belirtiliyor. Hakkari de metrekare başına konut kira değerleri %3,42 azalış ile  kiraların en çok düştüğü şehir olarak gösteriliyor.  

Deprem bölgesinde konut fiyatları 

Raporda depremden etkilenen 11 şehirdeki konut fiyatları ile ilgili de değerlendirme yer alıyor. 11 il nezdinde 2023 Mart ayında Şubat ayına göre satılık konut fiyatları incelendiğinde ortalama %4,66, kiralık konut fiyatlarında ortalama %8,91 oranında artış gözleniyor. 2023 Şubat ayında Ocak ayına göre satılık konut fiyatlarında gözlenen ortalama değişim %4,46, kiralık konut fiyatlarında ise ortalama %4,81 artış olduğu da belirtiliyor. 

Üç Büyük İlde Konut Satış ve Kira Oranları 

Ankara, İstanbul ve İzmir illerine yönelik yapılan incelemeler doğrultusunda  satılık konut fiyatları 2023 Mart ayında Şubat ayına göre sırasıyla Ankara’da ortalama %7,73, İstanbul’da %5.00 ve İzmir’de % 5,51 düzeyinde artış gösterirken, kiralık konut fiyatlarında bu ortalamada  Ankara’da %17,81, İstanbul’da %5,33 ve  İzmir’de %8,87 artış gözleniyor.  

Ankara, İstanbul ve İzmir için 2023 Şubat ayında Ocak ayına göre satılık konut fiyatlarına bakıldığında gözlenen ortalama değişim ise sırasıyla %5,07, %4,82ve %6,04 iken, kiralık konut fiyatlarında bu sıralamada ortalama %8,99, %5,14 ve % 6,39artış olduğu belirtiliyor.  2023 Mart ayında konut satış değeri en fazla artış gösteren ilk 5 İstanbul ilçesi Çatalca, Adalar, Bağcılar, Çekmeköy ve Silivri olurken, konut kira değerinde en çok yükseliş görünen ilk beş ilçenin; Çatalca, Ümraniye, Başakşehir, Sancaktepe ve Gaziosmanpaşa olduğu belirtiliyor.

REIDIN CEO’su Mustafa Vardar konut satışlarının önemine ve bu konudaki resmi rakamlara değindi: “TÜİK Konut Satış Sayısı İstatistikleri’ne göre Türkiye genelinde Mart ayında toplam 105,476 adet konut satıldığını görüyoruz. Toplam konut satış sayısında 2023 Mart ayında bir önceki aya göre %31,79, geçen yılın aynı dönemine göre de %21,4azalış söz konusu. Depremden etkilenen 11 ilde Mart ayında satılan konut sayısı toplamı 9443 iken, ortalaması 858 adet. Şubat ayında toplam sayı 5132, ortalama ise 467 adet konut idi. Ülke genelinde farklı varlık sınıflarının yatırım getirileri incelendiğinde 2023 Mart ayında en yüksek aylık nominal getiriye sahip kalem 5.89% ile konut olurken, sıralamayı %3,77ile külçe altın ve %3,72 ile BIST-100 izliyor. Yıllık nominal getirilerde ise BIST-100 %144,45 ile en yüksek getiriye sahip yatırım aracı olarak ilk sırada yer alırken konut %130,15 ile ikinci, Devlet İç Borçlanma Senetleri(DIBS) ise %53,36 ile üçüncü sırada bulunuyor. 2023 yılı 2. çeyrekte, geçen çeyrek dönemine göre REIDIN Gayrimenkul Sektörü Güven Endeksi ‘ne göre %24,0 azalış göstererek %85,1). REIDIN Gayrimenkul Sektörü Fiyat Beklenti Endeksi ise aynı dönem için %11,7 azalış göstererek  %141,4 olarak ölçülmüştür.  ” 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Borusan Mannesman Çelik Boru Sektöründe İş’te Eşit Kadın Sertifikası Almaya Hak Kazanan İlk Şirket Oldu

Borusan Grup şirketlerinden Borusan Mannesmann, çelik boru sektöründe bir ilke daha imza attı. Sektöründe bugüne kadar pek çok öncü çalışmayı hayata geçiren ve geçtiğimiz senelerde sektörünün ilk sürdürülebilirlik raporunu yayınlayan şirket, İş’te Eşit Kadın Sertifikası’nı almaya hak kazanan ilk çelik boru şirketi oldu. 

Türkiye çelik boru pazarının lideri Borusan Mannesmann, iş hayatında kadınlara eşit haklar ve fırsatlar sunan kurumların bağımsız bir şekilde denetlenmesiyle verilen İş’te Eşit Kadın Sertifikası’nı almaya hak kazandı. Sürdürülebilirlik Akademisi ve Intertek işbirliği ile gerçekleştirilen denetim ve sertifikalandırma sürecinde;  Yönetim Sistemi, İşe Alım ve Çalıştırma, İş Sağlığı ve Güvenliği, Tedarik Zinciri ve Sosyal Etki olmak üzere 5 ana başlıkta değerlendirilen Borusan Mannesmann, sertifikayı almaya layık görülen çelik sektörünün ilk şirketi oldu. 

Kurumlar bağımsız denetim sonrası sertifikalandırılıyor

İş hayatında kadınlara eşit haklar ve fırsatlar sunan kurumlar, Sürdürülebilirlik Akademisi ve Intertek işbirliği ile bağımsız bir denetim sonrası sertifikalandırılıyor. Sertifikaya hak kazanan özel şirketlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve yerel yönetimlerin eşitlikçi yaklaşımlarının bu yöndeki dönüşümü desteklemesi hedefleniyor. Bağımsız sertifikasyon denetimlerini 100’den fazla ülkede denetim, gözetim, test, kalite denetimi ve sertifikasyona kadar pek çok alanda hizmet veren İngiliz denetim şirketi Intertek gerçekleştiriyor. İş’te Eşit Kadın Sertifikası’nın değerlendirme metodolojisine bakıldığında cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve ayrımcılık yapılmaması, ayrımcılığa karşı etkin bir yönetim sistemi oluşturulması, güvenli çalışma koşullarının sağlanması, şiddet ve tacizi önleme mekanizmalarının oluşturulması, tedarik zincirinin politikalar doğrultusunda bilgilendirilmesi, cinsiyet eşitliği ve kadının güçlenmesi için sosyal etki oluşturulması ve tüm paydaşların çözüme katılımının sağlanması gibi çok katmanlı ve detaylı bir analiz göze çarpıyor.

“Tüm çalışanlarımız için en uygun iş ortamını sağlıyoruz”

İş’te Eşit Kadın Sertifikası ile sektörlerinde bir ilke imza atmaktan mutluluk ve gurur duyduklarını ifade eden Borusan Mannesmann İnsan, Kurumsal Gelişim, Çevre ve Sürdürülebilirlik Genel Müdür Yardımcısı Nihan Alhan, “Borusan Mannesmann olarak toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda önemli adımlar atan bir kurumuz. Bu alanda çalışmalarımıza yön veren Borusan Eşittir ekibimiz liderliğinde pek çok farklı ve uzun denetim sürecinden sonra İş’te Eşit Kadın Sertifikası’nı almaya hak kazandık. Bu sertifika ile cinsiyet farkı gözetmeksizin tüm çalışanlarımız için en uygun iş ortamlarını sağladığımızı ve böylece güçlü bir işveren markası olduğumuzu kanıtladık. Bizim için çok kıymetli olan bu sertifika, toplumsal cinsiyet eşitliği odaklı çalışmalarımıza devam etmemiz için bizi motive edecek. Eşit çalışma ortamları için elimizden geleni yapmayı sürdüreceğiz“ dedi.

 Borusan Eşittir 

Borusan, Holding ve Grup şirketleri, iklim, insan, inovasyon olan sürdürülebilirlik odak noktaları içerisinde toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda kapsayıcı çalışmalara insan başlığı altında yer veriyor. Eşitlik odaklı ilk projesini 10 yıl önce hayata geçiren ve eşitliğe adanmış 10 yılda pek çok kişiye dokunan Borusan, toplumsal cinsiyet eşitliği çalışmalarını Borusan Eşittir Platformu altında yürütüyor. Borusan Eşittir yaklaşımını iş süreçlerine ve hayata geçirdiği tüm projelere entegre ediyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Amgen Yurt Dışına Yetenek Transfer Etmeye Devam Ediyor

Çalışanlarını, kendi yol haritalarını çizmeleri konusunda teşvik eden, fırsatlarla dolu bir çalışma ortamı sunan Amgen Türkiye’den üç yetenek, Portekiz’de bulunan Amgen Capability Center’a (ACCP) atandı.   

İnsan kaynakları stratejisi ile çalışanlarına mutlu bir iş deneyimi sunmayı hedefleyen Amgen Türkiye, yurt dışına yetenek transferine devam ediyor. Çalışanlarına kariyerleri boyunca hem yurt dışında hem de Türkiye’de yerleşik olarak bölgesel sorumluluklar alabilecekleri fırsatlar yaratan Amgen Türkiye’den üç yetenek, Amgen Capability Center’da (ACCP) çalışmak üzere Lizbon’a gidiyor. 

Yurt dışı atamalar kapsamında Amgen Türkiye İç Kontrol ve Süreç İyileştirme Müdürü Merve Tuğçe Mökükcü, ACCP Business Enablement Proje Müdürü; Amgen Türkiye Muhasebe Kıdemli Müdürü Hakan Saatçi, ELMAC Konsolidasyon & Global Projeler Kıdemli Müdürü; Amgen Türkiye Stratejik Kaynaklandırma Kıdemli Müdürü Gülce Çelebioğlu ise WEMEA Stratejik Kaynaklandırma Kıdemli Müdürü olarak görev yapacak.

Her biri bulunduğu departmana liderlik edecek 

İş hayatına Ernst&Young denetim şirketinde başlayan Merve Tuğçe Mökükcü, ardından Sanofi’de İç Kontrol ve Süreçler Kıdemli Analisti ve İş Süreçleri Proje Müdürü olarak görev yaptı. 2018 yılında İç Kontrol ve Süreç İyileştirme Müdürü olarak Amgen Türkiye’ye katılan Mökükcü, global iç kontrol risk değerlendirme çalışmalarından sorumlu olarak, global ve lokal süreç iyileştirme/sadeleştirme projelerinde aktif rol aldı. Merve Tuğçe Mökükcü Business Enablement Proje Müdürü olarak yeni görevinde ELMAC bölgesi, Fransa, Almanya, Avusturya ve İsviçre’yi destekleyen General Admin & Diary ekibine liderlik edecek.

ELMAC Bölgesi Konsolidasyon & Global Projeler Kıdemli Muhasebe Müdürü olarak atanan Hakan Saatçi, Amgen’den önce Fox Networks Group ve Deloitte şirketlerinde çalıştı. 2016 yılında Global Muhasebe Müdürü olarak Amgen Türkiye’ye transfer olan Saatçi, TMEA, Amgen Türkiye ve Gensenta muhasebe süreçlerine liderlik etti ve global/bölgesel projelerde aktif görev aldı.

Amgen‘e 2018 yılında Amgen Türkiye ve Gensenta Stratejik Kaynaklandırma Kıdemli Müdürü olarak katılan Gülce Çelebioğlu, Amgen ve Gensenta kaynak tedarik süreçlerinin kesintisiz ve katma değer sağlayarak yürütülmesine liderlik etti. Çelebioğlu, pek çok yerel ve global projede de aktif görev aldı. Amgen’den önce GlaxoSmithKline’da Ülke Satınalma Müdürü pozisyonunda görev yapan Gülce Çelebioğlu ACCP’de WEMEA Hub’ında Stratejik Kaynaklandırma Kıdemli Müdürü olarak liderlik edecek.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk Yapı Sektörünün Zirvesi 45. Yapı Fuarı –Turkeybuild İstanbul Kapılarını Açtı

50 ülkeden Yapı ve İnşaat Sektöründen satın alma profesyonelini İstanbul’da buluşturan 45. Yapı Fuarı –Turkeybuild İstanbul dört gün boyunca devam edecek. 1,5 milyar Euro’ya yakın bir iş hacmi yaratması beklenen Yapı Fuarı- Turkeybuild, bölgedeki en etkili iş platformu olmasının yanı sıra, Türk yapı sektörünün en uzun süredir düzenlenen fuarı olma özelliğini de taşıyor. 

26-29 Nisan tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan fuar; Balkanlar, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı kapsayan bölgedeki en büyük, dünyada ise beş büyük yapı fuarından biri olma özelliğini taşıyor. İhracatta önemli bir payı bulunan Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul’un 1,5 milyar Euro’ya yakın bir iş hacmi yaratması bekleniyor.

Ticaret Bakanlığı’nın desteği ile ICA Events tarafından düzenlenen fuar, güçlü küresel ağını inşaat sektörüne aktararak yeni iş olanakları, ortaklık ve satın alım fırsatları yaratmayı hedefliyor. Fuar kapsamında her yıl düzenlenen “VIP Alım Heyeti Programı” ile 50 ülkeden 300’ün üzerinde yabancı satın almacı ağırlanacak. Orta Doğu, Orta Asya ve Kuzey Afrika’dan da alıcıların takibinde olan fuarda bu yıl Avusturya, Belarus, Çin, KKTC, Çek Cumhuriyeti, Almanya, Endonezya, İtalya, Kazakistan, Katar, Romanya ve Rusya başta olmak üzere 17 ülkeden toplam 450’nin üzerinde yerli ve yabancı katılımcı yer alacak. 

Fuarın birinci gününde Zero Build tarafından organize edilen “Sıfır Enerji Binalar ve Kamu Yaklaşımı” başlığı ile gerçekleştirilen oturumun konuşmacıları arasında T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü Enerji Verimliliği ve Tesisat Daire Başkanı Makine Yüksek Mühendisi Murat Bayram, Bursa Valiliği Enerji Yönetimi Bölümü Enerji Yöneticisi Levent Yazıcı, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Enerji Verimliliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü, Doç. Dr. Selmin Ener Ruşen yer aldı. 

Bursa Valiliği Enerji Yönetimi Bölümü Enerji Yöneticisi Levent Yazıcı, konuşmasında kamuda ilk enerji yönetim birimi yazılımının Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yazıldığını belirtti.

Yazıcı sözlerine şöyle devam etti: “2021 yılında yenilik ve mali destek programında, Bursa Valiliği bünyesinde “kamu enerji yönetim merkezi” oluşturduk. Kamu enerji yönetim merkezi kamuya ait enerji faaliyetlerini düzenlemek amacıyla kuruldu. Ayrıca enerji verimliliği yazılımımız var. Milli Eğitim Müdürlüğünde 2015 yılından beri kullanılan ve 2021 yılından itibaren de tüm Bursa Valiliği ve yaklaşık 38 valiliğin de kullandığı enerji otomasyonunu yapıyoruz.” 

Yazıcı, konuşmasında bu yazılımı belediyeler, üniversiteler ve kamu kuruluşlarının kullandığını da belirtti. Ayrıca kamu kurumlarında ve okullarda ciddi bir ısı yalıtımı yaptıklarını belirten Yazıcı, çevre dostu okul projelerinde Zero Build konsepti ile Bursa’da renovasyonlar yaptıklarını anlattı.

Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, İstanbul’un en kalabalık ilçelerinden biri olan Kadıköy’ün enerji verimliliği konusunda yaptıklarını anlattı. 

Odabaşı konuşmasına, “Nefes aldığımız gezegene vefa ve saygımızı gösterebilmenin tek yolu özellikle, kamu kurumlarının adil, cesur politikalar geliştirmesine bağlı olduğuna inanıyorum” diyerek başladı. “Şehirlerin planlanması ve yönetilmesinde, sürdürülebilirlik hiç olmadığı kadar aciliyeti olan bir konu. Sürdürülebilir şehir, sürdürülebilir kentsel gelişme yeşil kent gibi hedefler de bu ihtiyaca çözüm üretme perspektifiyle stratejik planlarımız arasında” dedi. Kentsel dönüşümün ise diğer bir öncelikli konu olduğunu anlatan Odabaşı, “Kentsel dönüşüm kavramı çoğunlukla olası depremleri göz önünde bulundurarak mevcut yapıların depreme dayanıklı olarak dönüştürülmesine indirgenmekte. Oysa kentsel dönüşüm deprem gerçeğiyle birlikte başka bir doğa felaketi sayılan iklim değişikliğini de kapsayacak şekilde ekonomik sosyal ve çevresel boyutlarıyla sürdürülebilir şehir yaratma potansiyeli taşımaktadır” diye ekledi.

Odabaşı, “Kadıköy Belediyesi olarak sürdürülebilir enerji politikalarını destekleyen başkanlar sözleşmesine katıldık ve Paris İklim Anlaşması’nın da koyduğu hedefleri göze önünde bulundurarak 2018’de mecliste alınan karar ile 2030 yılına kadar emisyon salınımlarını %40 azaltmayı hedefleyen eylem planları hazırladık” dedi.

T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü Enerji Verimliliği ve Tesisat Daire Başkanı Murat Bayram, Sıfır enerjili binalara giden yolda yapılanlar ve planlananlar konusuna dikkat çekti. Bayram konuşmasında, “Kendi verdiğimiz zararları azaltabilmenin yollarını yine kendimiz bulmalıyız. Burada bulunma sebebimiz sıfır enerjili binalar. Bu binalar ile ilgili çok fazla farklı kavram tanım söz konusu. Fakat hepsinin gittiği yer aynı. Günün sonunda bir bina ihtiyaç duyduğu enerjiyi kendi üretecek ve kendi tüketecek, gelecekteki yapılarımız bu şekilde olacak” dedi.

Birinci gün “Sıfır Enerji Binalar ve Finansman” başlıklı panel ile devam etti. Oturumda, Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği-VERİMDER İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emre Alkin, OECD Türkiye Büyükelçisi ve Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği-YENADER Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin yer aldı. 

Kerem Alkin sözlerine, “Küresel iklim krizinin etkilerini Avrupa’nın önemli bir kısmında yaşanan kuraklık sorunuyla gözlemlemekteyiz” diyerek başladı. OECD çatısı altında son 2 yıldan beri özellikle Paris İklim Anlaşması, Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi çerçevesinde ele alınan konular noktasında, bir süreçten geçildiğini belirten Alkin, önümüzdeki dönemde iklim krizinin yönetimi ve havaya karbon salımınının  minimum düzeyde tutulabilmesi için enerji verimliliği konusunda gerek uluslararası gerekse ülkeler bazında nasıl daha çok iyileştirilebilir sorusuna yoğunlaşıldığını ve bununla ilgili yapı kimyasalları ve ürünleri noktasında ortaya konabilecek yenilikçi çalışmalara örnek raporlara dikkat çekilmesi gerektiğini vurguladı.

Oturumun devamında Emre Alkin; enerjiyi verimli kullanmak ve alternatif enerji bulmanın önemine değindi. Alkin, enerjiyi uzaktan getirmek ne kadar mantıklı sorusuna cevap verirken; Enerji bakanlığından gelen verilerle Türkiye’de 2022 yılından beri yerli ve milli enerji kullanımının arttığını belirtti. Enerji verimliliğinde ustanın önemine de değinen Alkin, uygulayıcının doğru bir uygulamayla doğalgaz faturasının %50 oranında düşürülebileceğini söyledi.

Yapı Fuarı –Turkeybuild İstanbul birbirinden önemli konuları masaya yatıracağı etkinlik programı ile 4 gün boyunca devam edecek.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı