28 Şubatı iliklerime kadar yaşadım. Hayali kahramanlar çok o kadar çok ki:
1000 yıl sürmedi ama etki, tepki, yansımaları ve baskı psikolojisi 1000 yılda zor temizlenir.
Şimdi soruyorum:
Siz her gün ailenizle tehdit edildiniz mi?
Siz her gün kamuda görevinize yarın son verilecek diye sabahı beklediniz mi?
Siz terör örgütü olarak suçlanacak psikolojisi ile her gün gece karanlığına mahkûm oldunuz mu?
Siz omuzlarınız da bire kaç ailenin yükü varken, yarına ekmek paranız yokken hiç işten atılma yâda vatan hainliği ile suçlandınız mı?
Bir insanın inancından dolayı vatan hayini olarak suçlanan bir tutanağa imza atmaya zorlandınız mı?
Anneniz ya da eşinizle mesai saatleri dışında Cumhuriyet yemeklerine katılmaya zorlandınız mı?
O toplantıya gelmeyen kişilerin görevlerine son verilmesi için Rapor yazmaya zorlandınız mı?
Bir köprüden geçip okula giderken yapılan bir toplantıyı siz organize ettiniz diye suçlandınız mı?
O kadar ağır yaşadık ki inanın hala yaşadıklarımı anlatacak samimiyet ve olgunluğa ulaşamadım.
Hala baskılar dolayısıyla bozulan ruhaniyetim devam ediyor.
Hala psikolojik baskıyı hissediyorum. Hala toplumda o dönemleri hayal eden insaniyetsizler var. Etki o kadar kolay temizlenmez. İnanın hala gece uyuyamıyorum.
Bunları yazmak bana bir şey kazandırmaz. Bir şey kaybettirmez. Hatırlatmak istediğim şey şu ki geçmiş o kadar kolay temizlenmez.
O kadar basit değildi.
Bir Başbakanın tüm yetkileri elinden alındı.
Tarih yazdılar ama tarihten silemediler.
Yüce insan Erbakan’ı Rahmet anıyorum.
Lanet olsun o dönemin kifayetsiz kamu yöneticilerine…
Haksızlık yapan ve insanların aşına işine son veren insanlar nasıllar merak ediyorum. Hiç vicdanlarını sorguluyorlar mı acaba diye düşünüyorum.
Her sabah kapalı zarflar ne zaman açılacak hangi insanın görevine son verilecek hangi insanın geleceği, aşı , işi yok olacak diye beklemek kadar kötü bir durum olduğunu sanmıyorum.
Eziklik çok büyük. . .
Yıpranma çok büyük…
Vatan hainliği ile suçlanmak çok ağır….
Vatan ve ülke sevgisini namus sayan insanları terörist diye suçlanması çok kötü.
Vatan için git Güney Doğuya bayrak ve vatan, insan sevgisini öğret. Canını tehlikeye at sonrası mı orda görev yaptın diye ödüllendirileceğin yerde terör örgütü mensubu olmakla suçlanmak en büyük namussuzluktur.
29 Şubatı yaşayanlara sesleniyorum.28 Şubat sadece postal sesi değildi.
Bir milletin evlatların horlandığı, ezildiği, sindirildiği bir sesdi.
Postalları sildiniz.
Unutmayın ezilenleri.
Unutmayın bu günlere o günlerden gelindiğini
Unutmayın hala ACI hala samimiyet olgusu ile karşılaşmayan ezik vicdanlar var.
28 Şubatı planlayanlar hala bu ülkede Milletvekili ise 28 Şubat sizce bittimi yoksa:
KOYUN POSTUNDA BEKLEYEN KURT MU?
29 Şubatı yaşayanlar 28 Şubatı unutmayın.
O gün bir takvim günü değildir.
Uzman Öğretmen Alaattin ACAR / Sancaktepe / İstanbul ( 28 Şubat 2015)
